GOSDİL

 Bağımsızlık benim karakterimdir. Ne mutlu Türküm Diyene! İstanbul Vatan Caddesi'nden Zafer Bayramınız kutlu olsun.

30 AĞUSTOS ZAFER BAYRAMI KUTLU OLSUN.

ZAFER BAYRAMIMIZ KUTLU OLSUN. BAĞIMSIZLIK BENİM KARAKTERİMDİR YA İSTİKLAL YA ÖLÜM.

Bizim yerler ne güzel yerler.

Bahçemden yemişler sizlere olsun.

https://www.facebook.com/groups/alander.aydd/#!/photo.php?v=3908159390163&set=o.278203227482&type=3&theater

HOŞGELDİNİZ: ATATÜRK DİYOR Kİ : Milletler, egemenliklerini geçici bile olsa bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı güvenmemelidir. Çünkü meclisler bile des...

Milletler, egemenliklerini geçici bile olsa bırakacağı meclislere dahi gereğinden fazla inanmamalı  güvenmemelidir.  Çünkü meclisler bile despotluk yapabilir ve bu despotluk bireysel depotluktan daha tehlikeli olabilir.  Meclislerin öyle kararları olabilir ki, bu kararlar milletin hayatına giderilmesi mümkün olmayan zararlar verebilir.   Herşeye karşın,ne olursa olsun bir aydınlığa yürümekteyiz. Bende bu inancı yaşatan güç, yalnız sevgili yurduma ve ulsuma duyduğum ölçüsüz sevgim değil ,bugünün karanlıkları şarlatanlıkları içinde salt vatan ve gerçek sevgisiyle ışık serpmeye ve aramaya çalışan bir gençlik gördüğümdendir.  Çalışmadan, yorulmadan, üretmeden, rahat yaşamak isteyen toplumlar önce haysiyetlerini, sonra hürriyetlerini ve daha sonra da istiklal ve istikballerini kaybederler.           MUSTAFA KEMAL ATATÜRK

Sarmış matem buraları Saz benizli ovaları Boynu bükük yuvaları Sen himaye et yarabbi Ne bir yazık diyen bize Ne ses veren sesimize Huzurunda geldik dize Senden inayet yarabbi Her çehre bize yabancı Bari sen bir parça acı Süründürme altun tacı Bize yardım et yarabbi Bir gün sabah olur diye Katlandık her işkenceye Bu felaketli geceye Ver bir nihayet yarabbi                1919 Musa Süreyya 

Yine sabah olmuştu ve saatin alarmı çalıyordu. Baba ''ya allah '' deyip kalktı yataktan. Öğrenci olan çocuğuda kalkmış hazırlanmıtı. Başka şehirde okuyordu üniversiteyi. Beraberce çıktılar evden hızlı adınlarla ilerlediler iskeleye. 7.30 du gemisi öğrencinin ve onlar 15 dakika önce varmışlardı iskeleye. Zaman kıştı ve kar yağıyordu. Baba dua ediyordu içinden sadece dudakları kıprıyor ve gözleri yaşarıyordu. Yine ayrılık vaktiydi ve sözler düğümleniyordu. Baba''paran varmı'' dedi öğrencisine yoktu tabi nerden olsun ki. Cüzdanı çıkardı içinde yirmi lirası vardı. Çıkarıp verdi onuda öğrencisine ve mırıldanarak ''yarapbi bu zamana kadar ben baktım kolladım yemedim yedirdim içmedim içirdim gayrı bundan sonra sana emanet sen yardımcısı ol'' dedi. Zaman gelmiş sarıldılar ''kendine iyi bak ''dedi baba. Öğrencide ''sende babacığım'' dedi. Baba yine mırıldanarak çıkıyordu iskeleden ''sana emanet yarabbi sen ...

1900 ve 1919 yıllarındaki halimizi gösteren bir bilgi. Para alan emir alır.

Bahçemdeki bu böğürtlenin tohumu tokat niksar alan köyünden.

Nostaljik bir araç çok güzel bence.

Nasıl bir güzellik insanın çiçek olası geliyor.

Tarihi Osmanlı imparatorluğu zamanıda ordunun at ahırı olarakda kullanılan bu muhteşem yerin birçok girişi bulunmakta. Bu giriş ise beyazıt girişi.

Bu sıcaklarda nede güzel görünüyor içim serinledi.

Bu çorapcı arkadaşımızı laleli ordu caddesinde bulabilir  o güzel çoraplardan alabilirsiniz.

İşte size beyazıt meydanı ve camisinin nostaljik bir görüntüsü benim gözümle.

Sultanahmet meydanındaki tarihi dikilitaşın üzerindeki kabarma resimler.