GOSDİL

Kayıtlar

2012 etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

Tümünü göster

Zafer Bayramı

- 30.8.12

Bağımsızlık benim karakterimdir. Ne mutlu Türküm Diyene! İstanbul Vatan Caddesi'nden Zafer Bayramınız kutlu olsun.

Devamı

HÜRREM SULTAN HAMAMI

- 25.7.12

Tarihe iyilikleri ve kötülükleriyle damgasını vurmuş olan Hürrem sultanı da yaşatan Sultanahmet meydanından Hürrem sultan hamamı.

Devamı

KİTAPLARIM

Sebahattin Ali Kürk mantolu madonna
Ahmet haşim seçme şiirleri ve yazıları
Allah ile aldatmak
Anna karanina
Asafname
Atasözleri sözlüğü
Atatürk gibi düşünmek
Atatürk ve eğitim
Atatürkle yaşanmış bilinmeyen anılar
Atatürkten hiç yayınlanmamış anılar
Atatürkten insanlığa yol gösteren sözler
Atatürkten türkiyeye ışık tutan konuşmalar
Atatürkü ve cumhuriyeti anlamak
ATATÜRKÜN BANA ANLATTIKLARI
Atatürkün hatıraları
Atatürkün manevi dünyası ve sözleri
Atatürkün sofrası
Atom Ümit Şimşek
Babamın kitap sandığı
Balonla beş hafta
Batış yılları
Beyaz diş
BEYAZ GEMİ
Beyaz kelebeklerde öldü
beyaz çoraplar
Bilinmeyen Atatürk
bir testi su
Bir şey yap met
Boğaçhan
Bölücülüğün uzun tarifi
BÜYÜK AŞKLAR
Büyük dua kitabı
Caferi fıkıhına göre dini ameller ve namaz
Cengizhan
Ceviz kabuğu
Datca akşamları
Dede korkut hikayeleri
Dede korkut kitabından seçmeler
Dedelerimizin ağzından ermeni zulmü
Dehanın kodları
Doğuştan günümüze büyük islam tarihi 1-2
Dünya gülü
Düş taşları
En güzel dünya masalları
En güzel hazır cevaplar
Esir şehrin insanları
Gelibolu
GÖZ
Gülistan
Güneş enerjisi
Hacı bektaşi veli
Haliçte yaşayan simonlar
Herkese lazım olan iman
İman ve islam
İnancın gölgesinde 1-2
İnsan kemalinin tecellileri
İslam hukukunda feraiz ve intikal
İslamcılık cereyanı III
İslamda ehl-i beyt yolu
İslamda oruç
İsmet inönünün hatıraları
İz düşümü Balaban
İçten gelen duygu dolu şiirler
İşgal ve direniş
Kardelenler
Kavuklu Hamdiden üç orta oyunu
Kısas-ı enbiya Ahmet cevdet paşa
Kıyamet ve ahiret
Kovulduk ey halkım unutma bizi
Kuran öğreniyorum
Kurtuluş savaşı ramazanlarıve millitarihimizde ramazan kültürü
Kurtuluştan kuruluşa Atatürk
Kötü ruh
Lassi
Maskesiz soygun
Mukaddes kitap
Mustafa Kemalden Atatürke
Namık Kemal
Nasrettin hocadan seçmeler
Ne yapmalı Oktay Sinanoğlu
NUTUK
Nöbetci yazılar Nihat GENÇ
Nükleer enerji
Pirsultan abdal
sen gelmeden önce
Seni anlasaydık bu hale gelmezdik
Sergüzeşt
Sevgi gezegeni
Seyahatnameden seçmeler
Sinekli bakkal
Soykırım yalanı
Soyyetler birliğindeki tükler
Söylev
Söz söyleme ve iş başarma sanatı
Tanzimat-ı hayriye devri
Tilkinin gözyaşları
Toprak ana
TÜRK bestekarlar
Türk devrimi II
Türkbirdev
Türkler ve uzaylı ataları
Türklere karşı ermeni vahşeti
Uzun hikaye
Yazar olmak isteyen çocuk
Yunus emre
Yunus emre
ZEBANİ
Çılgın türkler
Çocuk kalbi

GENÇLİK YILLARIM

Rüzgarlı bir son bahar gününe uyanmıştı. Yine koyun sürüsü onu bekliyordu. Hızlı bir hareketle yerinden kalktı ve elbisesini giydi, çeşmeye koştu. Buz gibi soğuk suda elini yüzünü yıkayıp, eve geri koştu, sabah kahvaltı değil ama yemek hazırdı. Yemeği yerken bir taraftan da konuşmalar oluyor, İstanbul'a gidilecekti. Amca, yenge ve anne gidecekti "ben de gideceğim" dadi. Birden sesler kesildi, sonra genç adam devam etti "yakın zamanda askere gideceğim ve bu zamana kadar hiç köyden ayrılmadım, artık benim de bir şöyle bir gezmem görmem lazım" dedi. Babası "olur dedi" ve ona göre planlamalar yapılmaya başladı. Bugün çok çabuk geçmişti, İstanbul hayalleri havada uçuyordu, çünkü siyah beyaz tv'den gördüğü İstanbul'u yakından görecekti. Kim bilir ne muhteşem yerler görecekti. Zaman geldi ve İstanbul yolculuğu başladı. Akşam otobüse bindiler, ertesi gün sabah Topkapı şehirlerarası terminale indiler. Sabah 06 sıraları yoğunlaşma başlıyor, taksiciler "götüreli mi abi, ne tarafa" bir diğer tarafta minübüsçüler Aksaray, Beyazıt, Taksim vs. Poçacılar simitçiler her yerde başka bir seslenmeler bağırmalar. Ne çok insan vardı, daha önce hiç bu kadar insan ve satıcı görmemişti. Kasabada da böyle vardı ama burası gibi değildi. Bir taksi ile analştılar ve gidecekleri yer Beyoğlu denen bir semtti ve oraya vardılar. Burada anneannesi ve dedesi oturuyordu, onların yanına gelmişlerdi. Dede ve anneanne çok sevimli tontonlardı, "hoş geldiniz yavrularım" diyerek karşıladı onları.